Aşı Hayat Kurtarır

Cin'den ithal edilerek ilk etapta sağlık çalışanlarına vurulan Cin aşısının iki dozuyla birlikte başarı oranının yüzde 90'larda olduğunu dile getiren Kartal Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Recep Demirhan, kendisinin de aşı olduğunu dile getirerek vatandaşların bu aşıya güvenmelerini istedi. Geleneksel yöntemlerle üretilen Cin aşısının çocuklara vurulan difteri, tetanos ve kızamık aşılarından bir farkı olmadığını hatırlattı. Almanya aşısına göre; Cin aşısının daha güvenli olduğunun altını çizen Demirhan, "Ülkemizde 4-5 olmak üzere dünyanın birçok ülkelerinde COVİD-19 virüsüne karşı çok sayıda aşı üretimi ve çalışması bulunuyor. Cin aşısı Alman aşısına göre daha güvenli durumdadır. Çünkü Almanlar RNA teknolojisi üzerinden çalışıyorlar. Genler üzerinde değişiklik yapabileceğinin bilinmesi gerekiyor. Ülkemizde sağlık çalışanlarına vurulmakla uygulanmasına başlanılan Cin aşısı ise cansız yani inaktif aşı. Bu aşı sadece mikrobu vücuda tanıtarak, antikor üretmesini sağlamak üzere tasarlanmıştır. Hiç bir yan etkisi de görülmemiştir. Bunun için korkulacak bir şey yok. Aşıların nerede üretildiğinin çok fazda bir önemi de yok. Aşı candır, hayattır "

Aşı Olmamak Çözüm Değil

Türkiye'de hastalığın tamamen ortadan kalkması için toplumun yüzde 70'inin aşılanması gerektiğini vurgulayan Demirhan, "Bu virüsün gerçekten şakası yok. Her bireyin mutlaka aşı olması gerekir. Virüsü yok etmenin tek yolu aşı olmaktır. Vatandaşlarımız bilim adamlarına, hastanelere ve doktorlara güvensinler. Aşıdan korkmak, çekinmek ve aşılanmamak ihanettir" dedi. Aşının tüm dünya ülkelerinde ücretle yapıldığını, ancak Türkiye'nin ücretsiz olarak aşı yaptığını da hatırlatan Prof. Dr. Demirhan, "En gelişmiş ülkeler bile vatandaşlarına aşıyı parayla satıyor. Türkiye olarak; biz parayla aldığımız aşıyı ücretsiz olarak vatandaşlarımıza uyguluyoruz. Bu işin spekülasyonu ve siyaseti olmaz." diye konuştu.

Covid-19 Hasta Sayımız Azalmaya Başladı

Vatandaşların alınan kararlara ve kısıtlamalara mutlaka uyması gerektiğinin altını bir kez daha çizen Prof. Dr. Demirhan, "Alınan kararların etkisini sadece COVİD-19'da değil, diğer hastalıklarda da görüyoruz. Grip mevsimi olmasına rağmen, alınan önlemler bu hastalığı bile ortadan kaldırdı. Kısıtlamaların ve alınan önlemlerin vaka sayılarında büyük ölçüde azalmasına neden olduğunu görüyoruz. COVİD-19 polikliniklerimizde hasta sayımızda büyük azalma oldu. Önceki zamanlara göre; şu anda poliklinik hizmetimiz 314 hastaya kadar düştü. İlk günlerde yoğun olan COVİD-19 polikliniklerimiz nefes almaya başladı" dedi.

Covid-19 Test Kapasitemiz Yeterli

Günlük 6 bin COVİD-19 testi yapma kapasiteleri bulunduğunu belirten Başhekim Prof. Dr. Recep Demirhan, şu anda bu sayının da 700'le kara kadar gerilediğini ifade etti. Test sonuçlarını 5 saatte verdiklerini de hatırlatan Demirhan, Türkiye'de virüsün görüldüğü geçtiğimiz yıl Mart ayından bu yana hastane olarak tedavi edilen hasta sayılarını da rakamsal olarak kamuoyu ile paylaştı. 11 Mart 2020'den bugüne kadar COVİD-19 polikliniğinde 295.272 hastanın muayenelerinin gerçekleştirildiğine dikkat çeken Demirhan, "Toplamda 424 bin test uygulandı. Bunlardan 71 bini pozitif çıktı. 653 hastamızı da COVİD-19 nedeniyle kaybettik. Hastane olarak kapasitemiz yeterli. Şu anda toplam 115 COVİD-19 hastası bulunuyor. 25 hastamızın durumundan dolayı yoğun bakım servisinde tutuyoruz. 14 hastamızda entübe durumda"

700 Sağlık Personelimiz Aşı Olmak İstemedi

Hastanede 4,100 personelin bulunduğunu belirten ve 910 sağlıkçının COVİD-19 virüsüne yakalanarak tedavilerinin yapıldığının altını çizen Demirhan, "Aşı uygulanmasına bilindiği gibi ilk olarak sağlıkçılardan başlandı. Personelimizin çoğu aşısını yaptırdı. 700 personelimizde aşı olmak istemediklerini bildirdiler” diye konuştu.

MHRS Sistemi İle Aşılamalarımız Başlayacak

Kartal'ın nüfusunun 500 bine dayandığını ve bu nüfusun en az 700 binin aşılanması gerektiğinin altını çizen Demirhan, "MHRS sistemi üzerinden alınacak randevu ile Kartallılar gelip aşılarını olsunlar. Hastanemiz Bostancı'dan Bolu'ya kadar hizmet veriyor. Her vatandaşımızı aşı olmaya bekliyoruz. Eski Acil binamızı aşı merkezine dönüştürdük. Günlük 3-4 bin kişiye aşı yapma kapasitemiz bulunmaktadır. 25 aşı odamızla tüm altyapımız hazır. Herhangi bir olumsuzluğa ve ihtimale karşı komplikasyonlara ve ilk müdahalenin gerçekleştirildiği doktorlarımızın bulunduğu bir bölüm var. Kimse aşıdan korkmasın, çekinmesin, tüm bölge halkımızı mutlaka aşı olmaya çağırıyorum” diye konuştu. 

Türkiye’de 2. Sıradayız

Yenilenen hastane ile ilgili olarak bilgilerde veren Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Recep Demirhan, Türkiye'nin Ankara Şehir Hastanesi'nden sonra ikinci büyük sağlık kampüsü olduklarını söyledi. Aylık olarak 330 bin hastaya hizmet verdiklerinin altını çizen Demirhan, "Hastanemiz acil, travma, onkoloji ve onkoloji cerrah hastanesi olarak çalışıyor. Birçok kanser ameliyatını rahatlıksa yapabiliyoruz. Türkiye'nin her yerinden ve yurt dışından hastalarımız geliyor” dedi. Hastanede çok zor işlerin başarıldığını da belirten Demirhan, hastanenin 302 bin metrekare alana sahip olduğunu da söyleyerek, "Acil servisimiz 11 bin metrekaredir. Toplamda 30 eğitim, 20 eğitim olmayan toplamda 50 kliniğimiz bulunuyor. 50 ayrı branşta 750-800 doktorumuzla hizmet sunuyoruz. Toplam personel sayımız 4.100"dedi.

Koşuyolu Kalp Hastane’ sininde Bünyemize Katılması İçin Çalışmalar Gerçekleştiriyoruz

Hastanelerinin yanında hizmet veren Koşuyolu Kalp Hastanesi'nin de Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi kampüsüne dahil edilmesi için çalışmalar gerçekleştirildiğini söyleyen Demirhan, " 500 yataklı Koşuyolu Kalp Hastane’ sininde yenilerek hastanemiz bünyesinde dahil edilme planları mevcut. Sağlık Bakanlığının bu yönde çalışması var. Ayrıca yıkılan diğer binamızın yerine de Onkoloji hastanesi yapılacak” dedi.